Bir eğitim öğretim döneminin daha sonuna  geldik… Tüm senenin yorgunluğunu, heyecanını, kaygılarını, üzüntülerini ve mutluluklarını anı sepetlerine biriktiren çocuklar tatil heyecanıyla birlikte karnelerini almaya gittiler bugün. Çocukların karne sevinçlerini paylaşmalarının hemen ardından karne hediyesi beklentisine girmeleri veya anne-babaların karne hediyesi alıp almama ikilemi de beraberinde gelmeye başlıyor.

Öncelikle “hediyeleşme” kavramının işlevinden kısaca bahsetmek istiyorum. Neden hediyeleşiriz? Çoğu zaman herhangi bir karşılık beklemeden, karşımızdaki kişiye sevgimizi göstermek, memnun etmek, hatırlamak veya hatırlanmak için hediyeleşiriz. Anne-baba ve çocuk ilişkisinde zaman zaman pekiştireç olarak kullanılan hediyeler; eğitim öğretim yılının bitmesiyle karne pekiştireçleri olarak karşımıza çıkabilmektedir. Çoğu uzmanın karşı çıktığı bir durum olarak bilinen karne hediyesine küçük bir parantez açmak istiyorum bu yazımda…

Karne hediyesinin işlevi sizin için nedir? Başarıya götüren bir pekiştireç mi yoksa karşılıksız verilen, günü güzelleştiren bir jest midir? Buradaki temel unsur bir çok uzmanın da hemfikir olduğu gibi karne hediyelerinin başarı için kullanılan birer pekiştirece dönüşmesidir. Bu alanda yapılmış araştırmaların da gösterdiği gibi bu tarz maddi pekiştireçler çocukların sonuç odaklı ilerlemelerine neden olmakta ve sürece odaklanmadıkları için çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Şöyle açıklık getirmeye çalışayım: Öğrenme bir süreçtir. Bu süreç içerisinde motivasyonun önemli katkılarının olduğunu hepimiz biliyoruz zaten. Ancak motivasyonun türüne burada dikkat çekmek istiyorum. Başarı için motivasyon; keyif aldıkları, heyecan duydukları gerçekten çalışmayı istemeleri şeklinde iç kaynaklı kişisel faydaları içerebileceği gibi; ödül kazanmak, cezadan kaçınmak, daha iyi not almayı içeren dış kaynaklı olabilmektedir. Her çocuk için bu iki motivasyon türünün işlevi farklı olabilir. Bazı çocuklar sadece içsel motivasyon yeterli iken, bazı çocuklarda da dışsal motivasyon başarıya ulaşmada bir araç olmaktadır. Dışsal motivasyon kısa vadede işe yarıyor gibi gözükebilir, fakat içsel bir motivasyon yoksa ödülü veya dış motivasyonu kaldırdığınız anda başarı davranışı sönebilir. Dışsal ödül eğer beklenmedik bir zaman diliminde sürpriz olarak ortaya çıkarsa motivasyonu veya başarıyı azaltmayacaktır. Eğer ki her tamamlanan görevin ardından bir dışsal bir ödül geliyorsa, bu durum içsel motivasyonu azaltacağı gibi bir süre sonra başarının koşulu haline gelecektir. Sorumu yineliyorum burada: Peki karne hediyesi alarak başarıyı dışsal bir motivasyonla pekiştirmek miydi amacımız? Eğer öyleyse bu pekiştirecin sürekliliğini sağlamanız veya bu pekiştirme sisteminize içsel motivasyona yönelik başka çalışmalar yapmanız gerekmektedir. Aksi halde hediyeyi (yani pekiştireci/dış motivasyonu) ortadan kaldırdığınızda, sonucun başarısızlık olma ihtimali oldukça yüksek.

Peki karne gününde alternatif olarak neler yapabiliriz?

  • Eğitim için sürece vurgu yapmakta fayda var. Başarı inişli çıkışlı bir yol… Çocuğunuz bir yıl içerisinde ne kadar çabalamış bunu görürsünüz karnesinde. Süreçte neler yaptı, yapabileceği başka şeyler var mıydı? Neler yapılabilirdi veya yapılabilir bunları konuşabilirsiniz… Çocuğunuz belki profesyonel bir desteğe veya bir yetişkinin yönlendirmesine ihtiyaç duyabilir. Bunları belirleyip gerekli önlemleri alabilirsiniz…
  • Başarı göreceli bir kavramdır ve notlardan bağımsızdır. Çocuğun kendi kapasitesi ve şartlarında yapabileceği performansı göstermesidir başarı. Her çocuğun performansı ve dolayısıyla da başarısı biriciktir. Bu nedenle başkalarıyla kıyas yapmaktan kaçınmakta fayda var.
  • Birçok alanda olduğu gibi kullandığımız sözel övgüleri dozunda kullanmak veya yergilerden kaçınmakta fayda var. Yine bu sözleri söylerken sürece vurgu yapmakta fayda var. “Tebrik ederim, bu notu almak için çok çalıştın ve çabaladın” veya “Süreç senin için öğretici olmuş olmalı, notun bir önemi yok önemli olan senin çabandı” vb gibi… Çabaya yapılan her vurgu sürecin önemini gösterecek ve başarının sadece sonuçtan ibaret olmadığını anlamalarına yardımcı olacaktır.
  • İlla bir hediye vermek istiyorsanız bu durumun maddi bir ödül şeklinde algılanmaması için ilişki temelli seçenekleri değerlendirebilirsiniz. Maddi bir ödülden ziyade ortakça keyif alabileceğiniz, birlikte gerçekleştireceğiniz aktiviteleri seçebilirsiniz.
  • Tatil sürecinin çocuklar için bir ceza ortamına dönüşmesinden kaçınmak gerekiyor. Unutmayalım ki onlar için artık dinlenme süreci başladı, tüm sene gösterilen çabanın telafisi değil. Elbette yapılması gereken bazı tekrarlayıcı çalışmalar olacaktır, dozu ve süresi konusunda bir miktar esneklik sağlayabilirsiniz.

    Uzm. Psk. Emine KAYA BİCAN


    ♣ Görseller alıntıdır.